Manavgat Azgın Escort Selin ile Sikişin Şelale Gibi Akışı

Manavgat, Antalya'nın katılımı, şelalenin serinliğiyle, nehrin performansıyla sikine hayat veren bir ilçe. Gündüzleri Manavgat Şelalesi'nde kopan fotoğraf çeker, Side'nin antik sokaklarında tarih kırılması, nehir boyunca tekneler süzülür, hayat bir tatil rüyası gibi akar. Sokaklar portakal ağaçlarıyla, balık lokantalarının dumanıyla, hediyelik eşya satanların bağırışlarıyla, çay bahçelerinin sohbetiyle dolup taşar; hava sıcak, şelale serin, herkes şortla gezer, nehirde yüzer, müzikle coşar, tam bir Akdeniz cenneti yaşanır. Gündüz şelalede ıslananlar, nehirde tembellik yapanlar, güneş battığında uyanır; Side'nin barları dolar, kulüpler açılır, nehir kenarı kalabalıklaşır ve Manavgat azgın bir sikiş seline dönüşür. Gündüz şelalenin suyuna kapılanlar, gece zevkinin akıntısına düşer; su sesleri, inlemelerle, çığlıklarla, azgın fısıltılarla karışır. İşte bu Manavgat gecesinde, azgın eskort Selin ile yolum kesişti. Selin, otuzlarının başında, uzun siyah parçalarının sırtına dökülen, zeytin tenli, dolgun dudaklı, göğüsleri ve götüyle sikini çağıran bir afet. Sikine aç, onu avlamak isteyen bir azgın; gözleriyle çeker, ağzıyla yutar, amıyla sıkar, götüyle sikini zincirler. Uzatılabileceğim gece, Manavgat'ın sakin nehir havasını bir sikiş şelalesine dönüştü ve bana Manavgat eskort sikişin nasıl kısırlaştırılabileceğini söyledi. Selin, sikine tapınan bir su perisi; sahiline düşersen sikini hazır tut, çünkü ya seni coşturur ya da tamamen esir alır.

Her şey nehir boyuncaki bir barda başladı. Selin'i ücretinin arasında gördüm, üzerinde ince bir elbise, göğüsleri elbiseyi zorluyor, dudaklarında parlak bir ruj. “Manavgat benim sikiş nehrim,” dedi, sesi şelaleyi bile bastırarak, “ve ben sikini yutarım.” Gözleri su gibi parlıyordu, dudaklarında azgın bir gülümseme vardı. Barın gürültü arasında bana yaklaştı, eli sikime attı, “Turistler burayı şelale sanır, ama ben sikini anında alırım,” diye kulağıma fısıldadı. Elbiseyi sıyırıp bir sandalyeye açılıyor, bacaklarını açtı; hava ter, bira ve am kokusuyla doldu. Sıkım ona doğru hareket etti, beni yakaladı, “Durmak yok” dedi ve amı sikime sürtündü. O bir Manavgat'ın gecesi bir sele geri döndü; sandalye titredi, inlemeleri barın sesini boğdu. Selin'in azgın yanı patladı, sikimi emdi, yaladı, sıktı. “Bu sadece dalga,” dedi, yaprakların sikimin ucunda gezinirken, “sikiş benim akıntım.”

Side'nin barlar sokağına bölgede, Manavgat'ın ritmi hızlandı. Neon ışıklar yanıp sönüyor, müzik kulakları doluyor. Selin, saklananların ortasındaki bacaklarını bir su yılanı gibi kıvırdı, “Manavgat'ta sikiş burada coşar” dedi, ve elbiseyi yere attı. Götü ışıkta parlıyordu, sikimi çağırıyordu. “Bu sokakta sikini benden kurtaramazsın,” diye güldü, bir depolama dolabıdı, götünü kaldırdı. Kalabalık dans ederken, o sikimi eline aldı, “Manavgat'ta sik benim avım” dedi, gözleri azgınlıkla parlayarak. Barın gürültüsü, onun inlemeleriyle karıştı; sikimi amına ileri sürdü, sıktı, emdi, azgınlığını onu hareketiyle belli etti. Müzik yükseldi, Selin'in götü sikimi bir sikiş dansına çekildi, bu bir eğlence değil, bir seks seliydi. Sokaklar terle, alkolle, kokusuyla doldu; Selin'in eli sikimde, ağzı sikimin ucunda, onun anı bir akıntıydı. “Daha başlıyoruz,” diye fısıldadı, elbiseyi tamamen unutup, “benimle sikiş bir şelale.”

Geceleri Selin beni Manavgat Nehri'nin kıyısına, bir tekneye sürüklendi. Şehrin ışıkları uzaktan yanıp sönüyordu, nehir dalgalarıyla teknenin kenarını yalıyordu. "Burası benim sikiş akıntım" dedi, elbiseyi suya attı, çıplak bir yerde farklı bir şekilde parladı. Dalgalar teknenin sallanışına tempo tutarken, Selin sikimi avladı, azgın bir açlıkla ağzına aldı, emdi, yaladı, dilini sikimin onu yerinde gezdirdi. “Beni turist sanma” diye kahkaha attı, sesi rüzgarı ezdi. Teknede onun sikiş bir dalgasıydı, nefesi sikimi daha çok istedi. Götünü bana çevirdi, “Sikini bırakmam,” dedi ve amı sikimi sardı. Selin'in enerjisi Manavgat'ı bir seks nehrine dönüştürüldü; Tekne sallandı, dalgalar içlerine dağıldı, bu bir sikiş değil, tam bir zevk seliydi. Nehir köpürdü, Selin'in çığlıkları suyu aştı; sikim onun amında kayboldu, götüyle yeniden doğdu. “Hadi” dedi, eli sikimde, “burada yavaşlık yok, sadece akışı var.” Teknede beni denize yatırdı, üstüme çıktı, amını sikime gömdü, onun hareketi ile Manavgat'ı coşturdu.

Sabaha doğru Manavgat Şelalesi'nin özenli bir kayalığa çıktık. Şelale aşağıda gürlerken, hava su tanecikleriyle doluydu. Selin kayalara gidiyor, “Manavgat eskort sikiş burada çağlar” dedi, bacaklarını ayırdı, “ve ben sikini burada bitiririm.” Hava serin olsa da teni yanıyordu; Sikimi eline aldı, amına "Tatil sananlar yanılır, ben azgın bir selim" diye güldü, sesi şelaleyi bastırdı. Götü sikimi toplayan, onun hareketi bastırmıştı; su sesi onun inlemeleriyle doldu. “Beni durduramazsın” dedi, sikimi sıkarken ve Manavgat'ın parçaları onun sikişiyle tamamlandı. Kayalıklarda saatler geçti, Selin durmadı; sikimi ağzına aldı, yaladı, amına soktu, götüne dayadı. “Bu benim nehrim” dedi, gözleri zaferle parlayarak, “ve sen benim avımsın.” Şelalenin gürültüsüyle birleşti, kayalıklar sikişin tapınağı oldu.

Son durak, Side'nin antik limanına yakın bir koydu. Deniz uzaktan parlıyordu, ay ışığı suyu gümüşe boyuyordu. Selin kuma saklandı, “Burada sikini fethederim” dedi ve amını açtı. Rüzgâr saçlarını savururken, sikimi ağzına aldı, emdi, yaladı; azgın enerji kumu titretti. “Yavaşlık mı olacak?” diye alay etti, “Onu şelaleye attı.” Onun sikiş bir zaferdi, dalgalar onun çığlıklarına karıştı; Manavgat, Selin'in azgınlığıyla teslim alındı. Kumda beni yere yatırdı, sikimi amına gömdü, “Bu gece benim” dedi, ve geride durmadı. Onun elinde, ağzında, amında, götünde bir esirdi; Selin'in azgınlığı Manavgat'ı yuttu.

Selin ile Manavgat'ta geçen gece, nehirden şelaleye, barlardan koylara bir sikiş seliydi. Sikimi avladı, amıyla coşturdu, götüyle çıldırttı. “Sikiş benim akıntım,” dedi son olarak, rüzgar tenini ıslarken. Durumunda güç varsa, Selin seni bekliyor. Ama dikkat: Bu Manavgat azgın eskort, sikleri amıyla esir alır.